Para sayma makinelerinde UV (ultraviyole) teknolojisi, sahte para tespitinde kullanılan en yaygın yöntemlerden biridir. Banknotların üretiminde özel mürekkep ve güvenlik iplikleri UV ışık altında parlayacak şekilde tasarlanır. Bu sayede para sayma makineleri, banknotun üzerindeki UV işaretlerini algılayarak sahte veya orijinal olup olmadığını ayırt edebilir.
UV destekli makineler, banknotların üzerinde bulunan floresan mürekkep, hologram ve güvenlik şeritlerini tarar. Eğer sahte para UV ışık altında bu özellikleri göstermiyorsa cihaz hemen uyarı verir ve kullanıcıyı bilgilendirir. Bu yöntem, özellikle düşük kaliteli sahte paraların hızlıca ayırt edilmesini sağlar.
Ultraviyole ışık altında banknotlarda görebileceğiniz detaylar arasında floresan iplikler, gizli yazılar, parlak noktalar ve özel desenler yer alır. Örneğin, Türk Lirası’nda belirli bölümlerde UV ışıkla ortaya çıkan desenler bulunur. Euro ve Dolar gibi yabancı para birimlerinde de bu tür gizli UV detayları yaygındır.
UV destekli makineler sahte para tespitinde oldukça güvenilir olsa da, tek başına %100 doğruluk sağlamaz. Çünkü ileri düzeyde üretilmiş sahte paralar bazen UV testini geçebilir. Bu nedenle bankalar ve büyük işletmeler genellikle UV teknolojisini MG (manyetik mürekkep) ve IR (kızılötesi ışık) kontrolleri ile destekleyen modelleri tercih eder.
Bu üç teknolojinin birlikte kullanıldığı para sayma makineleri, sahte para tespitinde en yüksek doğruluk oranına sahiptir.
UV destekli makinelerin en büyük avantajı, sahte paraları hızlı, pratik ve düşük maliyetle ayırt edebilmesidir. Küçük işletmeler için tek başına yeterli olabilir. Ancak yüksek nakit akışı olan işletmelerde ve bankalarda, UV teknolojisinin yanında diğer tespit yöntemleri de mutlaka bulunmalıdır.