Güvenlik kulübelerine kamera yerleştirmek, hem güvenlik gerekçeleri hem de personel kontrolü açısından sık tercih edilen bir uygulamadır. Ancak bu uygulamanın yasallığı, Türkiye’de başta Anayasa, 4857 sayılı İş Kanunu ve 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) çerçevesinde değerlendirilir. Temel ilke, bireyin özel hayatının gizliliğine saygı gösterilmesidir. Eğer kulübe içinde sürekli görev yapan bir personel varsa, bu alan “çalışan için kişisel alan” sayılabilir. Bu durumda kamerayla izleme işlemi yapılmadan önce çalışanın yazılı onayı alınmalı ve bilgilendirme yapılmalıdır.
Kamera yerleştirmenin yasal olabilmesi için, izleme amacının açık ve ölçülü olması, kişilik haklarını ihlal etmeyecek şekilde yapılması ve görüntülerin yalnızca belirtilen amaç doğrultusunda kullanılması gerekir. Aksi halde, kişi özel hayatının ihlal edildiğini ileri sürerek hem cezai hem de tazminat davası açabilir.
Bir işverenin kendi mülkünde kamera sistemi kurması mümkün olmakla birlikte, bu sistemlerin kurulumunda çalışanların hakları da dikkate alınmalıdır. Güvenlik kulübesine kamera yerleştirmek için herhangi bir idari merciden izin alınması gerekmese de, çalışanın kişisel alanı gözetleniyorsa çalışanın açık rızası ve bilgilendirilmesi şarttır. Bu durum özellikle sürekli içeride bulunan güvenlik görevlileri için geçerlidir.
Ayrıca kameraların sadece iş güvenliği, mal güvenliği ve olası tehditlerin önlenmesi gibi meşru bir amaçla kullanılacağı belirtilmelidir. Bu bilgiler, çalışanın imzalayacağı bir aydınlatma metniyle yazılı hale getirilmelidir. Aksi durumda kayıt altına alma işlemi, KVKK’ya ve özel hayatın gizliliğini koruyan diğer yasal düzenlemelere aykırı kabul edilir.
Güvenlik görevlisinin görev yaptığı alanlara kamera yerleştirmek etik açıdan tartışmalı bir konudur. Teknik olarak bu alanlar bir iş alanı olsa da, aynı zamanda çalışanın tüm gününü geçirdiği bir ortamdır. Bu nedenle izleme, sürekli ve yoğun gözetim hissi yaratacak şekilde yapılırsa, çalışanın psikolojik baskı altında hissetmesine yol açabilir.
Etik bir yaklaşımda, işveren izleme işlemini yalnızca zorunlu güvenlik gerekçeleriyle yapmalı, cihazı gizlememeli ve çalışana bu konuda şeffaf bilgi vermelidir. Ayrıca kamera yerleştirilen alanda uyarı levhaları bulunmalı ve cihaz sadece görev alanını kapsamalıdır; dinlenme alanlarını ya da özel yaşamı ilgilendiren bölgeleri kayda almamalıdır. Etik kurallar, hukuki zorunluluktan öte, işyerinde güven ve huzurun korunması açısından büyük önem taşır.
Kamera sistemlerinin yerleştirilmesinde en önemli konulardan biri çalışan mahremiyetinin korunmasıdır. Bu bağlamda kamera yerleştirilen alanlar işlevsel ve kamuya açık alanlarla sınırlı tutulmalıdır. Örneğin bir güvenlik kulübesi, eğer içinde personelin dinlendiği veya kıyafet değiştirdiği bir bölme içeriyorsa, bu alanların izlenmesi hukuka aykırıdır.
Mahremiyetin korunabilmesi için bilgilendirme yükümlülüğü yerine getirilmeli, çalışanlara görüntülerin neden, ne kadar süreyle ve kimler tarafından kullanılacağı net bir şekilde anlatılmalıdır. Ayrıca görüntülerin yalnızca yetkili kişiler tarafından erişilebileceği, belirli bir süre sonra silineceği ve başka amaçlarla kullanılmayacağı temin edilmelidir. Mahremiyete saygı, sadece hukuki bir zorunluluk değil, aynı zamanda işveren-çalışan ilişkilerinde güveni güçlendiren bir unsurdur.
İşverenler, işyerinde kurdukları kamera sistemlerinden elde edilen görüntüleri, yalnızca belirli ve meşru amaçlarla kullanmakla yükümlüdür. Bu amaçlar genellikle iş güvenliğini sağlamak, mal kaybını önlemek ve disiplin ihlallerini tespit etmektir. Ancak bu kayıtların işçi üzerinde baskı kurmak, sürekli denetim hissi yaratmak veya keyfi cezalandırma amacıyla kullanılması hukuka aykırıdır.
İşverenin kamera kayıtlarını kullanırken uyması gereken temel ilkeler, KVKK’nın veri işleme kuralları ile belirlenmiştir. Bu kapsamda, görüntülerin belirli bir süre saklanması, üçüncü kişilerle paylaşılmaması ve veri güvenliğinin sağlanması gerekir. Çalışanlar dilerse, kayıt altına alındıklarına dair bilgi talep edebilir ve bu kayıtların hangi amaçla kullanıldığını sorgulama hakkına sahiptir. Kamera kayıtları, yalnızca ilgili ve sınırlı durumlarda delil olarak kullanılabilir; aksi takdirde çalışan haklarının ihlali gündeme gelebilir.